Dolandırıcılık suçunda, hem failin hem de mağdurun psikolojisi kritik bir rol oynar. Dolandırıcılar genellikle manipülatif, ikna kabiliyeti yüksek ve empati yoksunu bireylerdir. Mağdurlar ise çoğunlukla güven duygusu arayışı içinde olan, riskleri yeterince değerlendiremeyen veya içinde bulundukları zor durumdan hızlıca çıkma eğiliminde olan kişilerdir.
Hukuki açıdan, dolandırıcılık suçu Türk Ceza Kanunu'nun 157. ve 158. maddelerinde düzenlenmiştir. Basit dolandırıcılık suçu, hileli davranışlarla bir kimseyi aldatıp, onun veya bir başkasının zararına olarak kendisine veya bir başkasına yarar sağlama şeklinde tanımlanır ve bir yıldan beş yıla kadar hapis ve adli para cezası ile cezalandırılır. Nitelikli dolandırıcılık ise daha ağır cezaları gerektirir.