Dolandırıcılığın Psikolojik Yönü

Dolandırıcılığın Psikolojik Yönü

Dolandırıcılık suçunda, hem failin hem de mağdurun psikolojisi kritik bir rol oynar. Dolandırıcılar genellikle manipülatif, ikna kabiliyeti yüksek ve empati yoksunu bireylerdir. Mağdurlar ise çoğunlukla güven duygusu arayışı içinde olan, riskleri yeterince değerlendiremeyen veya içinde bulundukları zor durumdan hızlıca çıkma eğiliminde olan kişilerdir.

Hukuki açıdan, dolandırıcılık suçu Türk Ceza Kanunu'nun 157. ve 158. maddelerinde düzenlenmiştir. Basit dolandırıcılık suçu, hileli davranışlarla bir kimseyi aldatıp, onun veya bir başkasının zararına olarak kendisine veya bir başkasına yarar sağlama şeklinde tanımlanır ve bir yıldan beş yıla kadar hapis ve adli para cezası ile cezalandırılır. Nitelikli dolandırıcılık ise daha ağır cezaları gerektirir.

Dolandırıcılık ve Güven İlişkisi

Tarih boyunca, savaş, pandemi, gibi olağanüstü dönemler dolandırıcılıkların ortaya çıkmasında etkili olmuştur. Dolandırıcılar bir ihtiyaç içinde olduğunuz anda ortaya çıkabilir ve bireylere tam ihtiyaç duyduğu şeyi “sunabilir” Bu manipülasyonun etkili olmasında, insanın güven temelli sosyal ilişkilerle gelişen toplumsal bir canlı olmasının gerçekliği önemlidir. Modern toplumun inşasında güvenin yeri büyüktür. Aşağıdaki grafikte güvenin toplumların ekonomik gelişiminde nasıl bir katkı sağladığını görülmektedir.

* Bennett Institute for Public (2020) Diane Coyle ,Saite Lu.: ”Trust and Productivity Growth - An Empirical Analysis”

Dolandırıcılığı Anlamanın ve Önlemenin Yolları

Dolandırıcılığı önlemek için bireylerin dikkat etmesi gereken bazı işaretler vardır:

  • Gerçek Olmayacak Kadar İyi Teklifler: Eğer bir teklif gerçek olamayacak kadar iyiyse, büyük olasılıkla bir aldatmaca söz konusudur.
  • Acil ve Baskıcı Talepler: Hemen karar vermeniz için baskı yapan kişilerden şüphelenmek önemlidir.
  • Kişisel Bilgi Talepleri: Özellikle finansal bilgileriniz isteniyorsa, bu taleplere karşı temkinli olunmalıdır.
  • Doğrulanamayan İletişim Kanalları: Tanımadığınız kişilerden gelen e-posta, telefon veya mesaj taleplerine karşı dikkatli olun. Özellikle resmi gibi görünen, ancak doğrulanamayan e-posta adreslerinden gelen taleplere itibar etmeyin.
  • Belirsiz Kimlik ve Kuruluşlar: Kendisini tanıtmaktan kaçınan, bağlı olduğu şirketi veya kurumu açıklamayan kişiler dolandırıcı olabilir. İnternetten kuruluşun adını araştırarak sahtecilik riski olup olmadığını öğrenebilirsiniz.
  • Sosyal Mühendislik Teknikleri: Dolandırıcılar, sizinle ortak bir bağ kurmak veya sizi duygusal olarak manipüle etmek için özel bilgilerinizi kullanabilir. Örneğin, sosyal medyadan edindikleri bilgilere dayanarak size yakın davranabilirler.
  • Ön Ödeme Talepleri: Hizmet, ürün veya ödül vaat ederken önceden ödeme talep eden kişiler veya kuruluşlara karşı dikkatli olun. Özellikle ödemenin iade edilemez olduğunu belirtiyorlarsa bu bir dolandırıcılık işareti olabilir.
  • Beklenmeyen Kazanç Bildirimleri: Size piyango kazandığınızı, çekiliş kazandığınızı veya hiç katılmadığınız bir yarışmada ödül kazandığınızı söyleyen mesajlara itibar etmeyin.

Sonuç

Güven ihtiyacımız maalesef çeşitli dolandırıcılık suçlarının mağduru olmamıza sebep olabilmektedir. Buna karşın dünyamızın, geçmiş yıllarda hayal edemeyeceğimiz kadar gelişmesini sağlayan yine bu güven duygusudur. Dolandırıcılıktan korunma yolları hakkında daha fazla bilgi edinmek için Adalet Bakanlığı'nın Mağdur Bilgilendirme Sitesini ziyaret edebilirsiniz.